18 Şubat 2011 Cuma

Her seferinde canımın acımasının daha azalacağını düşünürüm hep.Ama azalmıyormuş.Her sevdada çoğalıyormuş.Her gün büyük bir özenle koparırdım takvim yarpraklarını.Oh bu gün de bir gün daha eksildi diye.Her gün,bir dakika daha uzadı,daha geç karanlık olacak diye.Ama bu gün fakettim ki herkesin çok şaşırdığı bir sürü gereksiz bilgiyi o zamanlar öğrenmişim.Takvim yaprakları ne çok şey öğretmiş meğer bana.Canımın acısını atarken biber dolması bile yapmayı öğrenmişim.Ne iyi etmişim de aşık olmuşum.Bir diğerayrılıkta  kendimi avutmak için ,yazarların kronolojik sırayla kitaplarını okuyordum.O zamanlar anlamıştım en büyük mücadelenin insanın kendisiyle olduğunu.Artık onunla nerede karşılaşırım planları yapmama gerek kalmamıştı.O zaman anlamıştım kendisiyle oynanan oyunların en yorucu oyunlar olduğunu.Telefon on dakika içinde çalarsa beni arayan O'dur diye bitmek tükenmek bilmeyen on dakikalar beklemem gerekmiyor artık.O zamanlar anlamıştım on dakikaların asır olduğunu.Şimdi bir şey ifade etmeyeceğini nereden bilebilirdim.Ey aşk hadi öğret bana bilmediklerimi,eksik kalanları..